Kalp ve Kalp manyetik alanı 7.bölüm
Kalp ve Kalp manyetik alanı
İnsan vücudunu oluşturan her bir organ Sirius Lyra, Sirius Vega Robotik Düzen Teknolojisine göre bir biyolojik aktif sistemdir. Formun kendisi ise ‘Robotik Düzen’dir. Bir diğer ifade ile ‘Robot’tur. Kalp organına ‘İşlemleyici Aktif Sistem’, Beyne ‘Ana Kumanda Sistemi’ denilmektedir.
Biyolojik formun yani bedenin ‘Robot’ olarak tanımlanmasının sebebi yüksek benliklerin bilinç olarak kendi varlıklarını Dünya’ya transfer etmelerine yarayan bu vasıta oluşu ilk etapta otomasyon bilinci ile kullanıma sokmalarından kaynaklanmaktadır.
‘Otomasyon Bilinci’, ‘Organizma bilinci’, ‘Cevheri otomasyon Bilinci’ gibi ifadelerle tanımlayabileceğimiz şuurlu olan bilinç, yapay bilinçtir.
Kalp, Çakhur Nahura yani Kalp Şakrasının etkileşimi altındadır ve bu etkileşime dayalı olarak faaliyet sürdürmektedir. Kalp, Bilincin Makro kıstasta ilk tecelli merkezidir. Bilincin Omraktif maveralardaki seyrinden sonraki ilk mutlak aktifliğidir.
Kalp şakrasındaki metafiziki kodların açılımına dayalı olarak inisiyatif gücü ortaya çıkmaktadır. İnisiyatif gücü tasavvuf Öğretisinde ‘Gönül’ ifadesiyle bilinmektedir.
Kalpte, Çekirdek Dünya Rab’liğine ait olan ve varlığın Allah Sistemine kaydını yapan bir imza bulunmaktadır. Kalpteki imza tasavvuf öğretisinde; Gönül ifadesi ile bilinirken Rabsal terminolojide kalpteki mühür, kalp gözü gibi vurgulamaların yapıldığına da rastlanmaktadır. Allah sistemi, Resuliyet ve Uluhiyetle ilgili her türlü tasarrufu içinde bulunduran sistemdir.
Resuliyet, Rahim Boyutu ile alakalı olarak bilincin deneyim, görev ve evrim programına uygun olarak Teknolojik Tasarrufları, destek ve donanımı, gerektiğinde beyinsel formatlama, tadilat gibi etkinlikleri sağlarken
Uluhiyet, Rab Boyutu ile alakalı bilincin deneyim, görev ve evrim programına uygun olarak Öğretim, Gözetim ve bu öğretim ve gözetimine uygun olarak Denetimini sağlar.
Hakikat planıyla ilgili Bilincin Makro kıstasta İlk tecelliyatının gerçekleştiği Kalp şakrası, üçlü merkezi oluşturan alt şakraların kontrol altına alınmasını sağlar. Yersel kişiliğe ait yaşam olgularını kontrol altına alır.
Bilincin muayyenlikten yani iniş çıkışlı hallerinden, dengesiz yaşam olgularından kurtulması yine bu şakradan itibaren başlar. Mutlakiyetin ilk durağıdır. Mutlakiyet kazandıkça artık bilinç, yersel olgular yerine göksel olgular yaşar ve bu olguları sabiteye bağlar.
İşlemleyici aktif sistemin (Kalbin) faaliyet prosedürlerinde, Makro potansiyeldeki bilincin bu şakrada tecelliyatına uygun açılımların sağlanması gerçekleşir. Çakhur Nahura’nın etkileşim altında bulunan işlemleyici aktif sistemi oluşturan hücrelerin dna aktif uzay bölgelerindeki porların programları beşeri yaşamdan-hakiki yaşama ait olguların yaşanmasına ait ceste ceste açılımlara göre programize edilmiştir.
Makro bilinçler her nasıl bir görev icraat programını tatbikata sokacaksa ilk etapta beşeri bir doğum ve beşeri bir yaşamla muhavece olmaktadır. Bu yaşam onlarda Dünyanın illüzyonik veçhesine uygun bir adaptasyon sağlamakta ve muayyen bir süreç zarfında artık kalbini oluşturan hücrelerin Dna’larının sarmal boşluklarındaki kod açılımları otomasyona bağlı alfa kıstaslı değil beta kıstasında olur.
Her bir göksel vazifelinin beşeri doğumundan sonra görev icraat farkındalık denge rayına gireceği bir süreç olan yersel adaptasyon döneminde işlemleyici aktif sistemle alakalı etkinlikler ceste ceste açılarak, bu etkinliklere ait enerji de hücrelerin dna aktif uzay bölgelerinden ceste ceste açılır.
Kalp hücrelerinin Dna sarmal boşluklarında kalbe ait hem fiziki hem de metafiziki etkinliklerin devreye sokulacağı kodlar bulmaktadır.
Kalp hücrelerinin çekirdeklerinden DNA’ların sarmal boşluklarında metafiziki bağlamdaki ateşi aktif porların açılımı gerçekleşir ve varlık Shapley3 Galaksisi adına cemali olguları yaşamaya başlar.
Biyo-kompütürün varlığını oluşturan hücrelerin Dna aktif uzay bölgeleri işlemleyici aktif sistem olan kalbe açık hale geliyor. Bu şekilde güneş sistemimizdeki gezegenlerin durgun karakterli tesirlerine de açık bir hale gelmektedir. Bu defa Gezegenlerin Özel evrim ile ilgili tesirleri de çekilmeye başlanmaktadır.
Beyin ve Kalp arasında metafiziki bir bağ var. Kalpteki kodların açılımı beyindeki kodlara duyarlıdır. Beyindeki kodlara karşı hassas olarak programlanmıştır. Her iki organ birbirine temayüllüdür.
Alt üç şakranın varlığına dayalı olarak insan kişiliği oluşmaktadır. Kişilikler, Yersel algı ve olgu bütünsellikleridir.
Beyindeki kayıtların gezegenlerin çekirdek enerji ve bilgisi ile şifrelenmektedir. ÇÇekirdek Evrim Transformatör Güç Odakları’ olan Gezegenler aynı zamanda Güneş Sisteminin iç uzayın Beta Karakterli porları da dağıtıma sokmaktadır.
Alt üç şakranın merkez koordinatı olan yıldız kutuplarına yerleşen bilinçler aynı zamanda bu şakra vasıtasıyla biyokompütürü idare etmektedir. Beynin alfa kıstasında bu bilinçlerin elinde olduğunu söylesek yeridir. Bu bilinçlerin algı düzeyleri yüksek benliklere göre çok düşüktür, yeryüzünde adaptasyon amaçlı devreye sokulmaktalar. Ancak bilincin Metafiziki iletişim keyfiyetini devreye sokması için Kalp ve üstü şakralarda tecelli etmesi ve biyokompütürü buradan idare edebiliyor olması gerekir.
Her şakra biyokompütür üzerinde etkili ve idareyi sağlayan bir mekanizmadır. Beynin kontrolü şakra üzerinden yapılır.Açılan kodlar, şakradaki öz enerji devinimine bağlı olarak açılır. Bilinç bu açılımlara uygun olarak deneyimler kazanır.
İşlemleyici aktif sistemin devreye girmesi ile artık biyokompütürü oluşturan hücrelerin dna aktif uzay bölgelerinde ki porlardan, hareketli ışıki aktif olanların açılımı değil ateşi aktif porların açılımı gerçekleşir ve varlık Shapley3 Galaksisi adına cemali olguları yaşamaya başlar.
Tanrısal özler kalbi oluşturan hücrelerdeki enerjiden açığa çıkan hayati seyyalite ile kalbe hâkimken, Rahman Rab Rahim üçlüsü (Beyinsel Öz İdare Mekanizması) bu kalbi oluşturan hücrelerin atomları olan elektron, proton ve nötron üzerinden hakim ve kadirdir.
Rahman Rab Rahim üçlüsü (Beyinsel Öz İdare Mekanizması) : Makro kıstaslı ilahi idari fonksiyon gösteren üç kuruluşun bütünselliğidir ve dolayısıyla komitelik olarak ele alınır. Ancak fonksiyonerlik olarak ele aldığımızda elbette Rahmaniyet, Rabbiyet ve Rahimiyet olarak ele alınır.
Beyinsel Öz İdare Mekanizması’ dendiğinde anlaşılması gereken, Mutlak Vücudun Beyinsel Öz Bütünselliği Axoy Maturamon’un 600 Kharyantaslık Bilinç Potansiyeline ait 3 Makronun Gürzü varlıkta tutmasıdır. Bu Makrolar Rahman, Rab ve Rahimdir ve her biri Gürz içinde komiteliklerinde başındadır.
Rahman Rab Rahim üçlüsünün her biri Atomun bir yapı taşına tekabül eder ve atomda etkinlik gösterir. Proton Rahman, Nötron Rab karakterlidir, Elektron Dişil Rahim karakterlidir.
Kuantların orbitsel bilinç uzayları var. Bu manyetik alanlar atomun etrafında oluşmaktadır. Porlardan açığa çıkan bilgi ve enerjinin varlığı böyle bir manyetik alan oluşturmaktadır. Bu manyetik alan, pordan açığa çıkan bilgi ile şuurlandırılmaktadır. İşte bu manyetik alanlara RAHMAN RAB RAHİM üçlüsü direk etki edebilmektedir.
Porlardaki enerji açığa çıktığında o hücre hayati seyyalite kazanmaktadır. Porların ilk etaptaki açılımı, hareketli ışıki aktif karakterde olanlarıdır. Buna dayalı olarak ta hareketli ışıki aktif karakterde enerji açığa çıkarak hücre bu karakterde seyyalite kazanır. Hayati Seyyaliteyi tüm formda ele almalıyız. Ruhsal öğretilerde buna ışık form diyor. Işık demelerinin sebebi kuantum düzeyinde ‘foton’ olmasıdır.
Bizlerin amacı bu seyyalite yoğunluğunun ışık karakterinden Ateşe yani astraliteye yükseltilmesidir. Hayati seyyale yerine hayati astralite kazandırmaktır. İşte bu seyyal form ise Tanrısal Özlerin hakimiyet ve kadiriyeti altındadır. Burada iki farklı buuttan biyolojik form üzerinde tasarruftan bahsedebiliriz.
Biri Tanrısal özden gelen ve hayati seyyalite üzerinde diğeri Rahman Rab Rahim üçlüsünün atomum proton, nötron ve elektron elemanları üzerinde direk hakim ve kadir olmasıdır.
Kalp hücreleri üzerindeki bu hakimiyet ve kadiriyetin sebebi Varlığın ilk tecelli oluşunun bu şakra üzerinden başlamasından dolayı Tanrısal benliklere HAK olarak görülmektedir.
Kalp hücreleri özel olarak tasarlanmıştır. Beyin hücrelerini de bu şekilde ele alabiliriz.
Tanrısal Öz, kendi evladı üzerinden atomun her bir elektronuna ait olan orbitsel bilinç uzayını bilgi ve enerjiyle şokluyor. Orbitsel bilinç uzayında farkındalık düzeyleri husule geliyor. (Farkındalık düzeyleri ilk etapta fizikidir)
Farkındalık düzeylerinin bütünselliği her bir orbitsel bilinç uzayındaki bilincin iştirakçi payıyla atomik düzeyde devrede tutulan atomik hafıza boyutunun varlığını oluşturmuş oluyor.
Bu esnada Rahman-Rab-Rahim üçlüsü, atomun elektronlarının, protonun ve nötronun varlığını kontrol altında tutarak, her bir partikülü desteklemekle aynı zamanda O Tanrı’nın oğulu üzerinden devreye sokmuş olduğu o orbitsel bilinç uzayındaki cevheri otomasyon bilincinin atomik düzeyde varlıkta tutulmasını sağlamasına yardımcı oluyor.
Kalp hücrelerinin hayati astralite kazanarak oluşturduğu manyetik alan ‘Kalp Siklon Güç Alanı’dır. Atlanta Ra Terminolojik sistem kayıtlarında ‘Thejaperi’ olarak tanımlıdır.
Kalp Siklon Güç alanı hayati astalite kazandıkça bu hücrelerin oluşturduğu evheri otomasyona bağlı farkındalık düzeyleri de Kalp şakrasının etkileşimi altına girerek otomasyon çıkar.
Mutlak Dirilik kazanır ve Mutlak Dirilik kazandırılan bu Manyetik alan, KAN ‘ı da u mahiyette şoklayarak Vücuda Astralite kazandırır.
2012-2017 AXOY RA BİLGELİK ÖĞRETİSİ ALT YAPI DERSİ
EĞİTMEN: SİBEL SIVACI
Paylaşımlarda bir bütün olarak ve kaynak belirtilmesi gerekir